Son dakika haberler
10827,65%0,86
41,70% 0,03
48,72% -0,27
5308,38% 0,00
8786,25% 0,65
Son dönemde dünya genelinde Covid-19’un yeni varyantı olan “Frankenstein Varyantı” gündeme oturdu. Uzmanlar bu varyantın özellikle kış ayları öncesinde vaka sayılarında artışa neden olabileceğini belirtiyor. Varyantın hızlı bulaşma potansiyeli ve farklı semptomlarla seyretmesi toplumda endişelere yol açıyor.
Frankenstein Varyantı, birden fazla Covid-19 alt varyantının birleşimiyle ortaya çıkan hibrit bir tür olarak tanımlanıyor. Bu durum, bağışıklık sistemini daha kolay yanıltabilen ve mevcut bağışıklığı kısmen aşabilen bir özellik kazandırıyor. Uzmanlar varyantın adının farklı mutasyonları bir araya getirmesinden dolayı halk arasında “Frankenstein” olarak anıldığını söylüyor.
Frankenstein Varyantı’nda en sık görülen belirtiler arasında boğaz ağrısı, burun akıntısı, baş ağrısı ve yorgunluk bulunuyor. Bazı vakalarda tat ve koku kaybı daha az görülürken, mide bulantısı ve sindirim sistemi problemleri ön plana çıkabiliyor. “Kişiler hafif grip benzeri semptomlar ya da yalnızca halsizlik yaşayabiliyor. Bu nedenle test yapılmadığında Covid-19 olduğu anlaşılmayabiliyor” diyen Enfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji hekimi Uzm. Dr. Deniz Dazkır, bu durumun bulaşma riskini artırdığını belirtiyor.
Bağışıklık sistemi zayıf olan kişiler, yaşlılar ve kronik hastalıkları bulunan bireyler Frankenstein Varyantı’ndan daha fazla etkilenebiliyor. Uzm. Dr. Deniz Dazkır, “Risk gruplarında ağır seyir ihtimali daha yüksek olduğu için maske ve hijyen kurallarına dikkat edilmesi büyük önem taşıyor” dedi.
Frankenstein Varyantı’nın mevcut aşıların koruyuculuğunu kısmen aşabildiği ancak yine de ciddi hastalık ve ölüm riskini belirgin şekilde azalttığı ifade ediliyor. “Aşıların tamamen etkisiz olduğu düşüncesi yanlış. Güncellenmiş aşıların varyant üzerinde daha güçlü koruma sağladığı biliniyor” diyen Dr. Dazkır, aşılamanın devam etmesinin önemine dikkat çekti. Bu varyant, farklı alt türlerin genetik özelliklerini taşıdığı için bağışıklık sisteminden kaçma ihtimali artabilir ve bulaşıcılığı da yükseltebilir.
Toplu taşıma, kalabalık ortamlar ve kapalı alanlarda maske kullanımı yeniden öneriliyor. El hijyenine özen göstermek ve hastalık belirtileri olduğunda kalabalıktan uzak durmak bulaş zincirini kırmada kritik rol oynuyor. Uzmanlar özellikle kış aylarında maske ve hijyenin grip, RSV ve diğer solunum yolu hastalıklarına karşı da koruyucu olacağını vurguluyor.
Son günlerde varyantın görüldüğü ülkeler arasında Türkiye’de yer alıyor. Sağlık otoriteleri gelişmeleri yakından takip ederken, toplumun bilinçli davranması ve kişisel korunma önlemlerini alması gerektiği ifade ediliyor.
Çamlıca Erdem Hastanesi’nden Uzm. Dr. Deniz Dazkır, “Frankenstein Varyantı diğer varyantlardan farklı gibi görünse de korunma yöntemleri aynı. Maske, hijyen, sosyal mesafe ve güncel aşılar halen en etkili yöntemler arasında” dedi.