Yaşadığımız ülkede kadın olmak ne kadar zor..Hani şu yaşayanın bildiği cinsten.
Erkek egemen toplumda tutunacak bir yer aramak biz kadınlar için hayata 1-0 geriden başlamak adeta alın yazısı....
Kadın olmak her zaman bir adım ötesini düşünerek hareket etmeyi gerektirir.. Evliyseniz boşanma tepkileri düşünürsünüz bu arada boşanma imkanınız olduğu için şanslı olduğunuz da bir gerçek.... Evlenmemişseniz evde kalmış etiketini, güler yüzlüyseniz oynak etiketi alırmıyım sorularıyla daime temkinli olmak zorunda kalırsınız..
Kadın olmak zaten bu kadar zorken bir de her zaman ağırbaşlı olmak diye bir etiketi gençkızlıktan itibaren üzerinize yapıştırırlar. 'Kızım ağır ol, hanımhanımcık ol' sözleriyle genç kızlığa atlarsınız..Bir nevi kişiliğinizi kendimizden çok toplumun şartları belirler..
Erkek çocuğuna görkemli sünnet törenleri yapılırken gençkızlığa adım attığımızda ilk tokatı yeriz, nasıl bir geleceğin bizi beklediğini anlatırcasına.. Ondan sonra hep bir yükümüz vardır zaten..
Şehirlerde ki zorlukların yanı sıra bir de kırsal kesim vardır ki hayat arkadaşı olacak eşinizi bile çoktan seçmişlerdir..
Ne sevmeye ne de seçmeye hakkınız yoktur.. Size düşen layıkıyla eş olmak, anne olmak, iyi pilav yapıp saygıda kusur etmemektir.
Kadın olmak çalışsan bile evde kocan için yemeği eksik etmeyip annelikten geri kalmamayı gerektirir. Fikir savunamamak bir yana o fikri söylemek bile belki şanstır ya kadın için.. Sokakta taciz evde şiddet bir yanda hayat ve biz kadınlar... Mücadele bizim için varolmuştur adeta...
Kadın çiçektir derken bile ayrıştırılıyoruz.. Ötesi var mı?
Zordur kadın olmak. Türkiye'de kadın olmak ise çok daha zordur dostlar.. Hele sığınacak yasalarınız bile erkeklerden taraf olduysa Volkan Konak'ın şarkısında dediği gibi 'Ülkemde Kadın olmak zor zanattır Ayşem....'
Cidden de öyle.....
